DHI Yöntemi ile Saç Ekimi

DHI saç ekimi veya doğrudan saç ekimi, FUE (Foliküler Ünite Ekstraksiyonu) yöntemine dayanan yenilikçi bir saç ekim yöntemidir. Bu yöntemde, geleneksel yöntemlerden farklı olarak, ekim bölgesinde önce kesik veya yarık açılması yerine, saç kökleri eşzamanlı olarak alınır ve ekilir. DHI saç ekiminde, saç köklerini almak ve ekmek için ince ve özel bir kalem kullanılır. Bu kalem, doktorun her bir saç kökünün ekim açısını, derinliğini ve yönünü hassas bir şekilde kontrol etmesine olanak tanır ve doğal ve güzel bir yoğunluk sağlar.
İçindekiler...
İçindekiler...

DHI Saç Ekimi

DHI saç ekimi veya doğrudan saç ekimi, FUE (Foliküler Ünite Ekstraksiyonu) yöntemine dayanan yenilikçi bir saç ekim yöntemidir. Bu yöntemde, saç kökleri donör bölgeden tek tek çıkarılır.

Geleneksel saç ekim yöntemlerinde ekim bölgesinde önce delikler açılır ve ardından saç kökleri bu deliklere yerleştirilir. DHI yönteminde ise bu iki adım eşzamanlı olarak gerçekleştirilir. Böylece saç kökleri çıkarıldıktan hemen sonra istenilen bölgeye ekilir. Bu durum, saç köklerinin vücut dışında kalma süresini en aza indirir ve zarar görme olasılığını azaltır.

DHI Saç Ekimi Aşamaları

Saç köklerinin çıkarılması: Mikro punchlar kullanılarak, saç kökleri donör bölgeden (genellikle başın arka kısmı) tek tek alınır.
Saç köklerinin saklanması: Çıkarılan saç kökleri, ekim zamanına kadar canlılık ve sağlığını koruyacak besin açısından zengin özel bir solüsyonda saklanır.
Saç köklerinin ekimi: Choi pen kullanılarak, alıcı bölgede küçük delikler açılır ve saç kökleri bu deliklere uygun açı ve derinlikle hassas bir şekilde yerleştirilir.

Bu Yöntemin Avantajları

DHI saç ekimi, yenilikçi teknoloji ve yüksek hassasiyet ile saç ekiminde devrim yaratmış ve birçok avantaj sağlamıştır.

  • Doğrudan greft ekimi: Bu yöntemde, saç kökleri alındıktan sonra kesintisiz olarak doğrudan hedef bölgeye ekilir. Bu, saç köklerinin sağlığını koruyarak %95 oranında hayatta kalma oranına ulaşmasını sağlar.
  • Yüksek hız: DHI, doğrudan ekim ve önceden delik açma gerektirmediği için çok hızlıdır ve en kısa sürede yoğun saç ekimi sağlar.
  • Düşük invazivlik ve minimal yan etkiler: Bu yöntem, kesme ve dikiş gerektirmediği için düşük invazivlik ve minimal yan etkiler sunar ve iyileşme süresi kısadır.
  • Hijyen ve güvenlik: Greftlerin doğrudan ekimi ve vücut dışında saklanma gerektirmemesi, enfeksiyon riskini en aza indirir.
  • Hızlı büyüme: DHI ile ekilen saç kökleri hızla büyür ve %90-95 oranında doğal saçların kısa sürede çıkması sağlanır.
  • Doğal görünüm: DHI’de kullanılan Choi pen, saç ekiminde hassasiyet ve doğruluğu artırır, doğal yoğunluk ve görünüm sağlar.

Bu Yöntemin Dezavantajları

DHI yöntemi belirgin avantajlar sunmasına rağmen, bilinçli bir karar vermek için dezavantajlarının da bilinmesi gereklidir:

  • Yüksek maliyet: Daha hassas araçların kullanılması, bu yöntemde daha fazla hassasiyet ve yoğunluk sağladığı için maliyeti artırır.
  • Daha uzun ekim süresi: Bu yöntemdeki yüksek hassasiyet, ekim süresini SUT gibi yöntemlere göre biraz daha uzatır.
  • Alerji olasılığı: Diğer saç ekim yöntemlerinde olduğu gibi, DHI’de de anestezi maddelerine karşı alerjik reaksiyon riski vardır.
  • Yan etkiler: Şişlik, morarma, kaşıntı ve ekim bölgesinde uyuşma bu yöntemin yaygın yan etkileridir, ancak çoğu zamanla geçer.
  • Bu dezavantajlara rağmen, DHI, yüksek hassasiyet ve doğal saç yoğunluğu arayanlar için ideal bir yöntem olabilir.

DHI Yöntemi Kimler İçin Uygundur?

DHI saç ekimi, androgenetik alopesi veya erkek tipi saç dökülmesinden muzdarip olanlar için idealdir. Bununla birlikte, zayıf saç bankası olan kişiler için uygun değildir.

Daha iyi sonuçlar elde etmek için aşağıdaki koşullar da dikkate alınmalıdır:

  • Yaş: Genellikle 27 yaşın üzerindeki kişiler saç ekimi için daha uygun adaylardır, çünkü bu yaşta saç dökülmesi büyük ölçüde stabilize olur ve kellik alanı belirginleşir.
  • Saç kalınlığı: Kalın saçları olan kişiler, saç ekiminde daha fazla avantaj sağlar.
  • Saç yoğunluğu: Donör bölgedeki saç yoğunluğu en az 40 folikül/cm² olmalıdır.
  • Saç rengi: Saç rengi ten rengine yakın olan veya açık renkli saçı olan kişiler genellikle daha iyi sonuçlar elde eder.

Sonuç olarak, uygun bir saç bankası, DHI yöntemini kullanmak için temel şarttır. Bununla birlikte, yukarıda belirtilen koşullar, ideal ve doğal saç ekim sonuçlarına ulaşmada etkili olabilir.

DHI Yöntemi Kimler İçin Uygun Değildir?

  • Özel hastalığı olan kişiler: DHI, özel saç ve cilt hastalıkları veya zayıf bağışıklık sistemi olan kişiler için uygun değildir.
  • Hamile veya emziren kadınlar: DHI, hamile veya emziren kadınlar için tavsiye edilmez.
  • Gerçek dışı beklentilere sahip kişiler: DHI bir tedavi yöntemidir ve %100 sonuç garantisi veremez.

Eğer düşük invazivlik, kısa iyileşme süresi ve doğal ve kalıcı sonuçlar sunan bir saç ekim yöntemi arıyorsanız, DHI saç ekimi sizin için uygun bir seçenek olabilir.

Saç Ekimi Öncesi Gerekli Testler

Doktor tarafından önerilen testlerin yapılması, saç ekimi öncesi önemli bir adımdır. Bu testler, hastanın genel sağlığını kontrol etmek ve operasyonun başarısını ve kişinin ameliyat sırasındaki ve sonrasındaki sağlığını etkileyebilecek altta yatan faktörleri belirlemek için yapılır.

Saç ekimi öncesi testler birkaç ana nedenden dolayı yapılır:

  • Saç dökülmesinin nedenini belirlemek: Saç dökülmesinin genetik, besin eksiklikleri, hormonal dengesizlikler gibi çeşitli nedenleri vardır. Bu testler sayesinde, doktor saç dökülmesinin kesin nedenini belirleyebilir ve gerekirse saç ekimi öncesinde gerekli tedbirleri alabilir. Saç dökülmesinin nedeninin belirlenmemesi, ekim sonrası saç dökülmesinin devam etmesine yol açabilir.
  • Enfeksiyon hastalıklarının belirlenmesi: Hepatit ve HIV gibi enfeksiyon hastalıkları, saç ekimi sırasında hasta ve cerrahi ekip için risk oluşturabilir. İlgili testlerin yapılmasıyla bu hastalıklar belirlenir ve bulaşmayı önlemek için gerekli önlemler alınır.
  • Pıhtılaşma durumunun incelenmesi: Pıhtılaşma bozuklukları, saç ekimi sırasında ciddi kanamalara yol açabilir. Bu nedenle, hastanın pıhtılaşma durumunu incelemek için PT ve PTT gibi testlerin yapılması gereklidir.

Saç ekimi öncesi yaygın testler arasında FBS, CBC, BUN, kreatinin, PT, HIV, PTT, HbsAg ve HCV yer alır.

Bu testlerin yapılması, olası yan etkiler konusunda endişelenmeden saç ekimi operasyonuna girebilmenizi ve başarılı sonuçlardan yararlanabilmenizi sağlar.

Saç Ekimi Sonrası Bakım

Saç ekimi sonrası bakım, nihai sonuçlara ulaşmada hayati öneme sahiptir. En iyi saç ekim yöntemlerinden biri olan DHI ile en uzman merkezlerden biri olan Parsa Klinik’te bile saç ekimi yaptırmış olsanız, bu konudaki doktor tavsiyelerine dikkatle uymanız gereklidir.

İşte en önemli bakım ipuçlarından bazıları:

  1. Sigara ve alkolden kaçınma: Saç ekiminden sonra iki ay boyunca sigara, nargile ve alkollü içeceklerden kaçının. Bu maddeler kan akışını azaltarak iyileşme sürecini yavaşlatır.
  2. Reçeteli şampuanlarla yıkama: Doktorun önerdiği özel şampuanları kullanın.
  3. Antibiyotik kullanımı: Enfeksiyonu önlemek için antibiyotikleridoktorun talimatlarına göre kullanın.
  4. Spor aktivitelerine sınırlama: Saç ekiminden sonra 2-3 hafta boyunca ağır fiziksel aktivitelerden kaçının. Erken spora başlamak, yeni ekilen saç köklerine zarar verebilir.
  5. Kontrol randevularına katılma: Doktor tarafından belirlenen kontrol randevularına zamanında gidin. Bu randevularda saç büyüme süreci ve iyileşmeniz kontrol edilir.
  6. Başın yıkanması: Genellikle saç ekiminden 7-10 gün sonra saçlarınızı normal şekilde yıkayabilirsiniz.
  7. Saç derisini nemli tutma: Saç ekiminden sonraki ilk 5 gün boyunca saç derinizi nemlendirici sprey ile nemli tutun.
  8. Güneşten koruma: Doğrudan güneş ışığından kaçının. UV ışınları, yeni ekilen saç köklerine zararlıdır. Gerekirse şapka kullanın.
Benzer hizmetler
görüşler
5 1 رای
Makaleyi puanlama
اشتراک در
اطلاع از
0 Yorumlar
قدیمی‌ترین
تازه‌ترین بیشترین رأی
بازخورد (Feedback) های اینلاین
مشاهده همه دیدگاه ها